.

.
.

16 Temmuz 2009 Perşembe

AHŞAP HEYKELLER

İhtiyaç olan bazı şeyleri almak için dışarı çıktım bugün. Ankara adeta sonbaharı yaşıyor, serin, bulutlu, yağmurlu. Sıcaklardan bunaldık dediysek de birdenbire kış gelsin dememiştik yani. Kaç gündür serpip serpip geçiyor yağmur. Açık havada üşüyor, kapalı mekana geçince bunaltıcı havadan dolayı ter döküyorsun. Şifayı kapmadan mevsim normallerine dönsek iyi olacak.

Sakarya Caddesi'ne gittim baharatçıya uğramak için, epey derlenip toparlanmış gördüm. Zemin yenilenmiş, çiçekler dikilmiş, elektrik direklerinden petunya saksıları sarkıyor. Sonra yukardakileri farkettim. Meteoroloji tarafından konmuş rüzgar torbaları olduğunu düşünüyordum ki ön cepheye geçince bir ay önce düzenlenen "Ahşap Heykel Sempozyumu" etkinliklerinin ürünleri olduğunu anladım. Altı stand kurulmuştu Sakarya Caddesi'ne geçici heykel atölyesi olarak, her atölye kendi yaptığı heykeli standının olduğu yere yerleştirmiş. Ön yüzüne insan suratı yerleştirilmiş rüzgar torbası formundaki heykelleri çok şirin buldum.

20-30 metre kadar ilerde bu heykel dikiliydi. Bana simitçilerin sopaya dizerek sattıkları simitleri çağrıştırdı, yontucusunun kafasındaki düşünce neydi, onu bilemeyeceğim.

Tam karşısında insan kafası şeklinde yontulmuş iki form yer almaktaydı. Ben bunların adını "Kuşak Farkı" koydum. Çok belli olmuyor fotoğrafta ama soldaki pos bıyıklı, dökük saçlı, yaşlı bir adam, sağdaki ise kulağında walkmanı ile genç bir delikanlı, sevdim bu baba-oğulu.

Bu heykelin yontucusu bana Cevdet Çağla'nın "Şu göğsüm yırtılıp baksan, dikenler aynı güldendir" şarkısını çok seviyormuş da somutlaştırmak istermiş gibi geldi.

Bunu pek birşeye benzetemedim yontucusunun affına sığınarak. Fındık kıracağı ya da musluk anahtarı gibi birşey olmuş.

Vee en sevdiğim heykel bu oldu, alışverişe çıkmış ev hanımı, tepesinde kocaman bukleli topuzu, yanında içi para dolu cüzdanı ile çok sevimli.

Heykeller Sakarya Caddesi'ne ayrı bir hava katmış. Bu tür çalışmaların artmasını dilemek düşüyor bizlere de...

4 yorum:

  1. SANATA AŞIĞI BİRİ OLARAK BAYILDIM..
    ENFESTİ....
    SEVGİLR.

    YanıtlaSil
  2. Çok güzelmiş gerçeten ve inanır mısn bu günlerde Antalya bile serin:))
    Konu dışında bir şey daha merak ettim Nurşen'ciğim, Yalancı Tanıklar Kahvesi'ni bitirdin mi ve beğendin mi?

    YanıtlaSil
  3. Böyle bir heykeli kaç günde yapıyorlar acaba?Yağlı boya resimlerimle uğraşırken az sırt ağrısı çekmedim...
    Emeği geçen herkese teşekkürler.

    YanıtlaSil
  4. Gerçekten çok sevimli olmuş heykeller ve caddeye özel bir hava vermiş. Buğday Tanesi standlar 1 hafta kadar kurulu kaldı, o sürede tamamladılar ama hızarla falan çalıştılar koca koca kütükleri kesip, ellerine sağlık güzel oldu sonuç.
    Hepinize sevgiler.

    YanıtlaSil