.

.
.

1 Eylül 2012 Cumartesi

BARIŞ NEDİR SEVGİLİM


 barış nedir sevgilim
biliyor musun
bir köprü müdür üstüne gölgeler düşünce çöken
halka açılamadan batan bir şirket
iki savaş arasında verilen çay molası mıdır barış
yoksa
hurdacıya söylediği son sözler mi
bisikleti vurulan bir çocuğun
söyle sevgilim
Einstein'ın Roosevelt'e yazdığı mektup mudur barış
Lozan'dan gelen telefon mu Mustafa Kemal'e
çöplerini bilimin süpürdüğü bir sokak mıdır barış yoksa

söyle sevgilim
de ki
tünediği balkon uçuruma düşen yavru bir kuştur barış
saatçiyi hapse attıkları için kurulamayan bir meydan saati
ayağımızdaki paslı çiviyi bacağımızı keserek çıkaran bir melek
de ki
aptalların türküsü
oyuna getirilenlerin ülküsüdür barış
dişleri sökülmüş Asya kaplanıdır kapitalizmin sirkinde

de ki sevgilim
içine bayat pil konmuş el feneridir barış
fosforlu izleridir bayrakların üzerinde gezen salyangozların
barış düşsel beyaz buluttur bir kaleye çarpıp dağılan
kör bir toplumun tehdit dolu yazılarla kirlettiği bir defterdir
barış
kendinde bulamayıp başkalarında aradığıdır insanın
barış
halkının üzerine devrilen bir devlettir zor dönemeçlerde
açılmadığı için posta kutusunda ölen bir mektuptur barış
patlayıp seyircileri öldüren bir futbol topudur son dakikada

bunların hiçbiri
hiçbiri değilse barış
söyle sevgilim
savaşın düş kurduğu yerlerde
hangi yüzsüzün uydurduğu bi' sözcüktür
şu dillerden düşmeyen barış

Akgün AKOVA

Herşeye rağmen, hâlâ, ironik de olsa umutla; "Dünya Barış Günü"nüz kutlu olsun...

8 yorum:

  1. Hiç duymamıştım bu şiiri ama çok anlamlı, çok sevdim, teşekkürler...
    Barış dolu bir hayat dileklerimle:)

    YanıtlaSil
  2. Herşeye rağmen demişsiniz,gönülden katılıyorum.Umudu yitirmeyen bir yüreğim var,şükür.Barış her daim olmalı,sevgiler,Leylak Dalı'm...
    Buda benden bir şiir...
    http://nehire-nehire.blogspot.com/2010/11/usur-olum-benim-gozlerimde.html

    ÜŞÜR ÖLÜM BENİM GÖZLERİMDE
    Üşür
    Ölüm benim gözlerimde.
    Çocukluğumu sakladım,
    Taş tutan yüreğimin içine.
    Belki!..
    Belki,
    Güneş gülerse topraklarıma,
    Zamanın bir anında
    Sakladığım çocukluğum
    Can olur, hayata tutunmama.
    Üşür
    Ölüm benim gözlerimde
    Özgürlük,
    Yalnızca süzülen martıların
    Kulaklarımda çınlayan,
    Seslerinde.
    Başak tarlalarım
    Çevrilmiş tel yumaklarıyla
    Bilemediğim tutsaklığa isyan
    Taş tutsa da yüreğim
    Sesimin haykırışına
    Çocukluğumun masumiyeti
    Yansıyor,
    Umutsuzca.
    Belki!..
    Belki, umuda
    Üşür
    Ölüm benim kapkara gözlerimde
    Barış olacağım,diyebildiğim
    Her sabahta…
    Ş.Ö

    YanıtlaSil
  3. Herşeye rağmen evet Barış Günümüz kutlu olsun.

    YanıtlaSil
  4. Dünya Barış Günü 1 değil 21 Eylül, bu düzeltme için bana kızmazsın umarım :) Tarih anlamında özüne bakarsak kısmen önemsiz aslında, her günümüz Barış içinde olsun ...

    YanıtlaSil
  5. "Bir yaşamlık kaygı duruşu" nda durduğu yerden ne güzel sorgulamış barışı Akgün AKOVA...

    YanıtlaSil
  6. Teşekkürler Leylakdalı.
    Söylenecek sözüm az biter, biraz ve hatta diyebilirim ki epeyce gevezeyimdir, ama söyleyecek sözüm yok yazındaki söz üstüne...
    Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  7. Ah barış ah! birinde gelmedin birinde gelseydin ya.Biz görseydik ya...
    Çok güzel bir şiir ,teşekkürler Leylak'cığım.Barış umutlarımız hep var olsun.Sevgiler.

    YanıtlaSil
  8. O zaman arkadaşlar bir kez daha tekrarlıyoruz:
    "Barış, daima..."

    YanıtlaSil